- 14:30İspanya, 2030 Dünya Kupası finaline ev sahipliği yapmak için Fas ile yarışıyor
- 13:56Faslılar İspanya'da yabancı mülk alıcıları arasında başı çekiyor
- 13:13Laâyoune-Sakia El Hamra: Bölgesel kalkınmanın kalbine diplomatik bir ziyaret
- 12:32Trump, Somali'de IŞİD'e karşı 'koordineli' hava saldırıları düzenleneceğini duyurdu
- 11:51Yurt dışında yaşayan Faslılardan gelen transferler 2024'te 117,7 milyar dirhemi aştı
- 10:10Fas, ekonomik cazibesini güçlendirmek için ilk uluslararası franchise fuarını düzenliyor
- 09:25Marakeşh Afrika Kitap Festivali: Afrika halklarını birbirine yakınlaştıran kültürel bir etkinlik
- 08:45Tanger ve Kudüs, iş birliğini güçlendirmek için ortaklık anlaşması imzaladı
- 16:00Mark Zuckerberg 2025'te 'Orijinal Facebook'un Geri Döneceğini Vaat Ediyor
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Bu hafta gözler Merkez Bankasının faiz kararına çevrildi
Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) faiz indirimlerine ne zaman başlayacağına ilişkin belirsizlikler varlık fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ederken, bu hafta gözler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) faiz kararına çevrildi.
Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) faiz indirimlerine ne zaman başlayacağına ilişkin belirsizlikler varlık fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ederken, bu hafta yoğun veri gündeminin yanı sıra açıklanması beklenen ABD'nin büyük teknoloji şirketlerinin bilançoları da yatırımcıların odağına yerleşti.
Dünya genelinde enflasyonla mücadelenin sonuna yaklaşıldığına ilişkin sinyallerin artmasına karşın, ABD'de ekonomik aktivite ve iş gücü piyasasındaki güçlü duruşun devam ettiğine yönelik makroekonomik veriler fiyatlamaları zorlaştırıyor.
Cuma günü Fed'in yayımladığı, Amerikan finansal sistemindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Finansal İstikrar Raporu'nun nisan sayısında, inatçı enflasyonun ve parasal sıkılaşmanın finansal istikrara yönelik en büyük risk olarak görüldüğünü bildirdi.
Raporda, inatçı enflasyonun ve sıkı para politikasının etkilerinin piyasa katılımcıları arasında en çok belirtilen risk olmaya devam ettiği kaydedildi.
Analistler, Fed'in politika faizini Temmuz 2023'ten bu yana son 23 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25-5,50 aralığında tutmasına rağmen son dönemde ABD'de açıklanan verilerin ekonomideki canlılığa işaret ettiğini anımsatarak, bu durum para piyasalarındaki fiyatlamaları da zorlaştırdığını ifade etti.
Para piyasalarında, Fed'in mayısta politika faizini sabit bırakacağına kesin gözüyle bakılırken, bankanın haziranda faiz indirimine başlama ihtimali yüzde 15, temmuzda yüzde 41 ve eylülde yüzde 64 ihtimalle fiyatlanıyor.
Hafta içinde yoğun veri gündeminin takip edileceğini aktaran analistler, perşembe günü açıklanacak ABD büyüme verilerinin söz konusu fiyatlamalar üzerinde etkili olabileceğini dile getirdi.
Analistler, bu hafta ABD'nin teknoloji devlerinin açıklanması beklenen finansal sonuçlarının sektör ve hisse bazlı oynaklığı artırabileceğini de belirterek, özellikle IBM, Boeing, Meta, Microsoft, Alphabet, Airbus, Exxon Mobil ve Chevron şirketlerinin bilançolarının yatırımcıların odağında bulunduğunu ifade etti.
Öte yandan, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi 4 baz puan artışla haftaya yüzde 4,67 seviyesinden başlarken, altının ons fiyatı önceki kapanışının yüzde 1 altında 2 bin 368 dolardan alıcı buluyor.
Yorumlar (0)