- 15:00“Nvidia” tarihte piyasa değeri 3,6 trilyon doları aşan ilk şirket oldu
- 14:32LG, Fas'ta çevrimiçi mağaza açıyor
- 14:00M-AUTOMOTIV, JAC Motors ile stratejik ortaklık yoluyla Fas'taki otomobil pazarını güçlendiriyor
- 12:00Marakeşh, Dünya Tıbbi Destekli Üreme Teknolojileri Konferansı'nın 22. oturumuna ev sahipliği yapıyor
- 11:00Erdoğan: Ukrayna ihtilafı ne kadar uzun sürerse diplomasinin alanı da o kadar daralır
- 10:00Süper akıllı biyobilgisayarlar yaratmak için beyin hücrelerini yapay zekayla birleştirmek
- 09:30Fas Sahra'sının tanınmasının mimarı, Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nın portföyünü elinde tutmak üzere atandı
- 09:01Bir can simidi...Trump'ın zaferi Google'ı parçalanma tehlikesinden kurtarabilir
- 08:30Fas'ta arkeoloji turizminin ulusal kültürel kimliğin geliştirilmesine katkısı
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Cinsiyet eşitsizlikleri ve sağlık eşitsizlikleri: Acil bir mücadele
Kadın haklarında kaydedilen önemli ilerlemelere rağmen, cinsiyet eşitsizliği küresel çapta acil bir sorun olmaya devam ediyor. İstatistikler endişe verici bir gerçeği ortaya koyuyor: Her gün 800 kadın hamilelikle ilgili komplikasyonlar nedeniyle hayatını kaybederken, 270 milyon kadın modern doğum kontrol yöntemlerine erişemiyor. Bu durum, cinsiyetler arasında devam eden sağlık eşitsizliklerini kapatmak için koordineli eyleme acil ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
Endişe verici bir durum
Son raporlar, kadın sağlığını iyileştirme çabalarına rağmen, dünya çapında gerçek cinsiyet eşitliğine ulaşmanın yaklaşık 131 yıl daha süreceğini vurguluyor. Kadınların yaşamlarının %25'ini erkeklerden daha kötü sağlık koşullarında geçirmeleri göz önüne alındığında, bu yavaş ilerleme özellikle endişe verici. Bu rakamlar yalnızca sağlık hizmetlerine erişimdeki açığı değil, aynı zamanda kadınların özel ihtiyaçlarına göre uyarlanmış sağlık politikalarının eksikliğini de ortaya koyuyor.
Uygun tıbbi bakıma ve üreme sağlığı hakkında bilgiye erişim eksikliği, bu eşitsizliklere önemli ölçüde katkıda bulunuyor. Anne ölümleri birçok ülkede, özellikle sağlık altyapısının yetersiz olduğu bölgelerde, önemli bir sorun olmaya devam ediyor. Gebelikle ilgili komplikasyonlar, özellikle de tıbbın önemli ilerlemeler kaydettiği bir dünyada, bir ölüm nedeni olmamalıdır.
Sağlık eşitsizliklerinin sonuçları
Bu eşitsizliklerin sonuçları sadece istatistiklerin ötesine uzanır; kadınların yaşam kalitesini de etkiler. Tedavi edilmeyen sağlık sorunları, kadınların çalışma ve ailelerini geçindirme yeteneklerini etkileyen kalıcı sakatlıklara yol açabilir. Dahası, bu eşitsizlikler, kadınların topluma aktif katkıda bulunma potansiyellerini sınırladıkları için ülkelerin ekonomik ve sosyal gelişimi üzerinde etkilere sahiptir.
Uygun üreme sağlığı hizmetlerine ve cinsel eğitime erişimin olmaması bu sorunları daha da kötüleştirir. Yaklaşık 270 milyon kadın modern doğum kontrol yöntemlerine erişememektedir, bu da istenmeyen gebeliklere ve bazı durumlarda tehlikeli kürtajlara neden olmaktadır. Bu durumlar, kadınların yaşamlarını ve sağlıklarını tehlikeye atarken mevcut eşitsizlikleri de kötüleştirmektedir.
Kapsayıcı sağlık politikalarına ihtiyaç
Bu adaletsizlikleri gidermek için hükümetlerin ve uluslararası örgütlerin kadınların özel ihtiyaçlarını dikkate alan sağlık politikaları benimsemesi zorunludur. Buna doğum öncesi ve doğum sonrası bakıma erişimin iyileştirilmesi ve üreme sağlığı konusunda eğitim programlarının uygulanması dahildir.
Üreme hakları ve iyi anne sağlığının önemi konusunda kamuoyunun farkındalığını artırmayı amaçlayan girişimler de hayati öneme sahiptir. Kadınları hakları konusunda bilgilendirerek ve sağlıklarıyla ilgili bilinçli kararlar almaları için gerekli kaynakları sağlayarak bu eşitsizlikleri azaltmaya başlayabiliriz.
Sağlıkta adil bir geleceğe doğru
Cinsiyet eşitsizliği ve bunun sonucunda ortaya çıkan sağlık eşitsizlikleri acil dikkat gerektiren büyük zorluklardır. Eşitliğin norm olması gereken bir geleceğe doğru ilerlerken, her kadının sağlıklı ve tatmin edici bir yaşam sürmek için ihtiyaç duyduğu bakıma erişimini sağlamak için hemen harekete geçmek esastır. Kadın sağlığının özelliklerine özel dikkat gösterilmeden eşitlik mücadelesi kazanılamaz. Her kadının tam anlamıyla gelişme fırsatına sahip olduğu bir dünya inşa etmek için çabalarımızı birleştirmenin zamanı geldi.