-
16:46
-
16:23
-
15:55
-
15:14
-
14:28
-
13:36
-
12:30
-
11:42
-
10:33
-
09:26
-
08:35
Facebook’ta Bizi Takip Edin
30 Ekim: Güvenlik Konseyi'nde Fas Sahrası konusunda belirleyici oylama yaklaşıyor
Güvenlik Konseyi'nde Fas Sahrası ile ilgili 2025 sayılı Karar'ın oylanmasına 24 saatten az bir süre kala, Krallık, yoğun müzakerelerin ve karmaşık jeopolitik dengelerin kesiştiği belirleyici bir diplomatik aşamaya giriyor.
Asıl zorluk iki yönlü: en az dokuz lehte oy almak ve daimi üyelerin vetosundan kaçınmak. ABD tarafından "kalem taşıyıcısı" olarak hazırlanan karar, Fas özerklik planını Fas egemenliği altındaki tek gerçekçi ve ciddi çözüm olarak açıkça onaylayarak çatışmada bir dönüm noktası teşkil ediyor. Kararın nihai hali, Fas planını ilk kez "güvenilir, ciddi ve gerçekçi" olarak tanımlıyor ve Başkan Trump'ın bu çözümü desteklemedeki rolünü kabul ederken, "adil ve kalıcı bir çözüm için en güvenilir temel" olarak sunuyor.
Metin, Cezayir'in çatışmanın sürmesindeki merkezi rolünü vurgularken, Polisario Cephesi'nin varlığı en aza indiriliyor ve bu da hareketin diplomatik ve siyasi güvenilirliğini yitirdiğini gösteriyor. Odak noktası şu anda öncelikli olarak Rabat ve Cezayir arasındaki ikili diyalog. Washington da bu hedefi aktif olarak destekliyor ve ABD Başkanı'nın özel danışmanı Masad Boulos'a göre, Washington tüm tarafları "mümkün olduğunca" tatmin edecek nihai bir anlaşma umuyor.
Yeni kararın dikkat çeken unsurları arasında, MINURSO'nun görev süresinin on iki aydan üç aya indirilmesi ve BM Genel Sekreteri'nin müzakerelerin ilerlemesine bağlı olarak misyonun "değiştirilmesi veya sonlandırılması" konusunda tavsiyelerde bulunma yükümlülüğü yer alıyor. Karar ayrıca, nihai bir siyasi çözüme ulaşmak için 31 Ocak 2026 tarihini belirliyor ve bu da uluslararası toplumun ve özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nin bu faslı kapatma arzusunu yansıtıyor.
Güvenlik Konseyi'nde perde arkasında, ABD, özellikle Rusya veya Çin'den gelebilecek olası bir vetoyu önlemek için temaslarını yoğunlaştırdı. Mevcut göstergeler, Moskova'nın her zamanki çekincelerine rağmen, özellikle güney illeriyle ilgili Fas ile ikili ekonomik anlaşmaların imzalanmasının ardından, kararı engellemek istemediğini gösteriyor. Metne son dakika düzenlemeleri de eklendi; özellikle de Cezayir'in uzun süredir itiraz ettiği bir Fas iddiası olan Tindouf kamplarındaki nüfus sayımının eklenmesi gibi.
Karar yarın rahat bir çoğunlukla kabul edilirse, Fas egemenliği altındaki özerklik planının örtük olarak tanınması anlamına gelecek ve Rabat ile Cezayir'i birbirine yakınlaştırmak için artan diplomatik çabalarla birlikte bölgesel barışın yeni bir aşamasının başlangıcını işaret edecek ve Cezayir'e bağımsızlığı desteklemekten uzaklaşma fırsatı sunacaktır.