- 18:48Bouhlel: Fas-Japon ilişkileri iş birliği, güven ve gelecekteki açıklığın bir modelidir
- 18:34Raporda, Afrika'nın dış yardımlarda düşüşle karşı karşıya olduğu bir dönemde Fas örnek teşkil ediyor
- 16:26Barış Raporu 2025: NATO'nun Trump Nedeniyle "Geleceği Yok"
- 16:16İklim değişikliği kötüleşiyor: Avrupa ve Akdeniz Havzası'ndaki arazilerin %53'ü kuraklıktan etkileniyor
- 15:45MED AI: Küresel tıbba hizmet eden Fas'ın ilk akıllı sağlık aracı
- 15:36Yüksek Kraliyet Tetiklemesi Altında, Krallığın Egemenliği Lehindeki Uluslararası Momentum Güçlü Bir Şekilde Pekiştirildi
- 15:18Google verilerine göre Fas, ABD'li turistler için en iyi yaz tercihleri arasında
- 15:10Fas Sahra Sorunu: Özerklik Girişimine Artan Uluslararası Destek Sayesinde Yeni Bir Momentum
- 14:38Musk, Trump'ın vergi indirimi ve harcama tasarısını 'iğrenç bir iğrençlik' olarak adlandırdı
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Biden, ABD kıyılarında petrol ve gaz aramalarına yeni sınır getirdi
ABD Başkanı Joe Biden, ABD'nin yaklaşık 625 milyon dönümlük kıyı deniz bölgesinde petrol ve doğalgaz aramalarını yasaklayan bir başkanlık emri çıkarmayı planladığını duyurdu.
Bu karar, Atlantik Okyanusu, Pasifik Okyanusu ve Meksika Körfezi'nin doğu sularındaki sondaj haklarının satışının yasaklanmasını da içeriyor. Bu önlemin amacı kıyı alanlarını sürdürülebilir bir şekilde korumak, onlara bağımlı olan toplulukları ve ekosistemleri petrol sızıntısı ve fosil yakıt gelişimi risklerinden korumaktır.
Yeni alanlarda keşif yasaklanacak olsa da Biden, Meksika Körfezi'nin orta ve batı bölgelerindeki mevcut arama sözleşmelerini sürdürecek. Şu anda toplam ABD petrol ve gazının yaklaşık %14'ünü üreten bu bölgeler, üretimin ana odak noktası olmaya devam edecek.
Pazartesi günü yapılması planlanan duyuru, Biden yönetiminin çevre sicilini ve iklim değişikliğiyle mücadelesini güçlendirme çabalarının bir parçası. Bu girişim, gücün Başkan seçilen Donald Trump'a devredilmesinden önce topraklar ve sular için uzun vadeli korumalar sağlamayı amaçlıyor.
Biden'ın kararı, 72 yıl önce kabul edilen ve başkanlara ABD'nin büyük deniz alanlarını petrol ve gaz kiralama planlarından hariç tutma yetkisi veren federal yasaya dayanıyor. Yasa, her iki tarafın başkanları tarafından Alaska'dan Florida'ya kadar mercan resiflerini ve deniz alanlarını korumak için kullanıldı. Ancak bu yasa kapsamında alınan koruma kararlarının tamamen iptalini hiçbir mahkeme onaylamadı.
Çevre savunucuları kararı memnuniyetle karşıladı; Oceana örgütünden Joseph Gordon bunu "okyanuslar için tarihi bir zafer" olarak nitelendirdi ve bunun Amerika'nın kıyılarını korumaya yönelik iki partili bir geleneği temsil ettiğini belirtti.
Öte yandan petrol sektörünün destekçileri, bu tedbirin, özellikle teknoloji ve imalat sektörlerinde artan elektrik talebi nedeniyle ABD'nin artan enerji ihtiyacını karşılama kabiliyetini zayıflattığına dikkat çekerek tedbiri eleştirdi. Amerikan Petrol Enstitüsü'nün politikadan sorumlu başkan yardımcısı Dustin Meyer, kararı "yanlış yönlendirme" olarak nitelendirerek, bunun ABD'nin ülkenin önde gelen düşük emisyonlu enerji sağlayıcısı konumuna zarar vereceğini savundu.
Başkan seçilen Donald Trump'ın, eski Başkan Barack Obama'nın aldığı benzer kararları bozmaya çalıştığı gibi, kararı da bozmaya çalışması muhtemeldir. Ancak Trump'ın 2019'da benzer çevre kararlarını bozma girişimlerinin reddedilmesi nedeniyle mahkemeler engel teşkil edebilir.
Karar, siyasi partiler ve çevreci gruplar arasında bölünmelere yol açtı. Çevre savunucuları bunu kıyı bölgelerini ve ekosistemleri korumaya yönelik kararlı bir adım olarak görürken, eleştirmenler bunun enerji güvenliği ve petrol endüstrisinin geleceği açısından olumsuz etkilerine işaret ediyor.
Trump dönemi başlarken, bu korumanın kalıcı olup olmayacağı ve yeni yönetim altında da devam edip etmeyeceği sorusu varlığını sürdürüyor.
Yorumlar (0)