- 16:00Afrika ile Avrupa Arasındaki Deniz Bağlantısı Projesi Gündeme Geliyor
- 15:20Fas, 2025 İklim Performansı Endeksi'ndeki konumunu güçlendiriyor ve karbon nötrlüğü konusunda liderliğini sürdürüyor
- 14:45Bourita, Avrupa Birliği'ni Fas'la ortaklığı somut eylemlere dönüştürmeye çağırıyor
- 14:00CMA CGM, Fas'ta lojistik altyapısını geliştirmek için Nador limanındaki yatırımlarını güçlendiriyor
- 13:35Fas: Trump'ın politikalarıyla karşı karşıya kalan işletmeler için alternatif mi?
- 13:00NATO Başkanı, kilit müttefik Türkiye'ye ilk ziyaretini gerçekleştirdi
- 12:15Trump'ın göç politikası: aşırılık ve ekonomik yansımalar arasında
- 11:30Dövüş sporları: geleneksel arenadan milyarlarca dolarlık küresel sektöre
- 10:45Bitcoin ve finansal riskler: Fas'ta denetimin zorlukları
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Erdoğan: Türk demokrasisi için sivil anayasa gerekli
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, darbe döneminde hazırlanan anayasanın yerine yeni bir anayasa yapılması gerektiğini vurguladı.
Erdoğan, Pazartesi günü Ankara'da düzenlenen kabine toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında, "Mevcut anayasanın artık Türkiye'yi ayakta tutması mümkün değil." dedi.
Darbe geleneğiyle hesaplaşmak için Türk demokrasisinin yeni ve sivil bir anayasaya kavuşması gerektiğini kaydetti.
Anayasa tartışması uzun sürdü ve on yılı aşkın süredir Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), yeni bir anayasa taslağı hazırlamak için diğer siyasi partilerin desteğini alma mücadelesini savundu.
Muhalefet, yeni bir anayasa oluşturma girişimlerine isteksiz ve zaman zaman açıkça düşmanca davrandı. Sebepleri çoğunlukla siyasiydi ve Erdoğan'ın çalışmalara başlamadan önce diğer partilerle istişarede bulunmak istediklerini defalarca söylemesine rağmen, hükümetin kendilerine bir anayasa dayatmasına karşı çıktılar.
Mevcut Anayasa, 1982 yılında, yüzbinlerce kişinin gözaltına alınmasına, toplu yargılamalara, işkencelere ve infazlara yol açan ve Türk siyasi tarihinin hala karanlık bir dönemini temsil eden askeri darbenin ardından yürürlüğe girmiştir.
Belgede küresel ve bölgesel jeopolitik varsayımlara ayak uydurmak amacıyla yıllar içinde 20'ye yakın değişiklik yapıldı. En dikkat çekici değişiklikler, 2010 yılında yapılan referandumlarla 1980 darbecilerinin hukuk mahkemelerinde yargılanmasının sağlanması, 2017 yılında ise parlamenter sistemin yerine yürütmeli başkanlık sistemi getirilmesiyle gerçekleşti.
2007 yılında Erdoğan'ın AK Partisi, bir taslak hazırlamak için bir komisyon görevlendirerek bir revizyon girişiminde bulundu ancak taslak, muhalefetin hararetli eleştirileri üzerine rafa kaldırıldı.
O zamandan beri parti “daha güçlü” materyaller üzerinde çalışıyor. Önerilen değişiklikler özgürlük, güvenlik hakkı, adil yargılanma hakkı, ifade özgürlüğü ve kadın ve engelli haklarına odaklanıyor. Bu hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi, bürokraside bunların uygun şekilde uygulanmasını engelleyen aksaklıklara neden olmuştur.