- 16:33Türkiye Parlamentosu heyeti, ikili ve bölgesel konularda görüşmelerde bulunmak üzere Moskova'ya gidiyor.
- 16:16Güney Afrika: Hükümet 700 milyon dolardan fazla bütçe açığıyla karşı karşıya
- 15:36Yeşil hidrojen sayesinde Fas, yeşil gübrelerde geleceğin dünya lideri olacak
- 15:00Yapay zeka, orta sınıfın on önemli işini tehdit ediyor
- 14:152025: Fas Sahrası sorununda dönüm noktası yılı
- 13:45Fas ve İspanya arasındaki tünel için ivme
- 13:00Papa Francis'in Fas'a tarihi ziyareti: Dinler arası diyalog için bir dönüm noktası
- 12:15Türkiye, özel sağlık merkezlerinde isteğe bağlı sezaryen doğumlarını yasakladı
- 11:30Yeni Zelanda'nın Fas Expo 2025'te güçlü bir şekilde yer alması ekonomik iş birliğini güçlendirmeyi amaçlıyor.
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Fas: Afrika Sahel bölgesinde akıllı arabuluculuk ve yumuşak güç
Siyasi ve güvenlik sorunlarının yakından bağlantılı olduğu Afrika Sahel bölgesinin kalbinde Fas, bölgenin istikrarına ve farklı ülkeler arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesine etkili bir şekilde katkıda bulunan yumuşak bir güç olarak karşımıza çıkıyor. Pek çok Batılı gücün aksine Fas Krallığı, Bamako, Ouagadougou ve Niamey'de iktidarda olan askeri cuntalarla yakın ilişkiler sürdürüyor ve özellikle Kral Muhammed VI'nın bilge liderliği altında bu ülkelerin saygısını ve takdirini kazanıyor.
Fas diplomasisi, Burkina Faso'da gözaltına alınan dört Fransız vatandaşının serbest bırakılmasına katkıda bulunurken, Fas, Batı ile Sahel bölgesinde büyük siyasi değişiklikler yaşayan ülkeler arasında önemli bir arabulucu olma konumunu güçlendirmeye devam ediyor. Rabat'ın çabaları sayesinde, Fransa'nın Ouagadougou ile siyasi kopuşu nedeniyle vatandaşlarını özgürleştirme müzakerelerinde çıkmaza girmesine rağmen Burkina Faso Devlet Başkanı Yüzbaşı İbrahim Traoré ile anlaşmaya varıldı.
Fas Krallığı, Batı ile bölgede yaşanan siyasi dönüşümlere tanık olan ülkeler arasında bir köprü olmayı hedefliyor. Bu bağlamda Fas, 2023 yılında Rumen rehin alınan Julian Gergut'un yanı sıra Alman mühendis Jörg Lange'nin Mali'de dört yıl tutuklu kaldıktan sonra geri dönmesi gibi, rehinelerin serbest bırakılmasına yönelik diplomatik çözümlerin sağlanmasında merkezi bir rol oynuyor.
Kendisini Batılı güçlerden ayıran Fas, Sahel'deki “yeni egemen bağlamı” çok iyi anlıyor. Çıkarları siyasi istikrarın güçlendirilmesiyle sınırlı değil, aynı zamanda ekonomik ve dini varlığının güçlendirilmesine de uzanıyor. Afrika'da Fas camileri, Krallığın dini nüfuzunun güçlü sembolleri haline geldi; bu camiler, çok sayıda sağlık ve eğitim projesinin finansmanına katkıda bulunuyor ve bu ülkelerde kendilerine verilen yüksek saygınlığın kanıtı oluyor.
Ekonomik olarak Fas, siyasi koşullar dayatmadan ikili işbirliğine dayalı bir politika benimsiyor. Aralık 2023'te Niamey'de Fas Krallığı bütçesinden finanse edilen bir termik santral açıldı ve bu, Rabat'ın Majesteleri Kral'a ve Fas halkına özel saygı duyan bu ülkelere kalkınma desteği sağlama konusundaki kararlılığını yansıtıyor.
Fas Krallığı'nın başka bir stratejik avantajı daha var: siyasi tarafsızlığı. Üç Sahel ülkesi olan Mali, Burkina Faso ve Nijer'e sert yaptırımlar uygulayan Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu'nun (ECOWAS) bir üyesi olarak kabul edilmiyor. Bu tarafsızlık, Rabat'ın bölgede dürüst aracı rolü oynama kapasitesini güçlendiriyor.
Fas, doğrudan askeri müdahalelerden uzak, bu mantıklı politikalar sayesinde Afrika kıtasındaki önemli bir oyuncu olarak konumunu güçlendirmeye devam ediyor. Sahel bölgesinde büyüyen nüfuzu yalnızca siyasi ve ekonomik düzeyle sınırlı olmayıp, aynı zamanda dini ve kültürel düzeye de uzanıyor; bu da bölgede istikrar ve kalkınmayı teşvik etmedeki etkisinin yumuşak gücünü yansıtıyor.
Yorumlar (0)