- 14:38Musk, Trump'ın vergi indirimi ve harcama tasarısını 'iğrenç bir iğrençlik' olarak adlandırdı
- 13:51Fidan: Rusya ve Ukrayna, İstanbul'da yapılacak müzakerelerin bir sonraki turu konusunda anlaştı.
- 13:15Bourita Fas Diplomasisini Yeniden Tanımlıyor: Kraliyet Vizyonuna Hizmet Eden Bir Gölge Ordu
- 12:30Trump Çelik ve Alüminyuma Uygulanan Gümrük Vergilerini İki Katına Çıkardı: Ticaret Savaşında Yeni Bir Tırmanış Mı?
- 11:45The Guardian'a göre Afrika pazarlarına stratejik bir geçit olan Casablanca Finans Şehri
- 11:00Peru Kongresi, Fas'ın Sahra Üzerindeki Egemenliğini Destekliyor ve Polisario ile İlişkili Tehlikeler Konusunda Uyarıyor
- 10:20Fas özerklik planına İngiliz desteği, Sahra ihtilafını çözmek için uluslararası harekete yeni bir ivme kazandırıyor
- 09:45Bourita, yurtdışında yaşayan Faslılar için hizmetleri iyileştirmede dijitalleşmenin oynadığı önemli rolü vurguladı
- 09:00Lee Jae-myung, Oyların %49,42'sini Alarak Güney Kore Devlet Başkanı Seçildi
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Fas'ın Sahra'daki konumu 2024'te sağlamlaştı
2024 yılı, Fas Sahrası sorununda bir dönüm noktası olmuş, Fas'ın bu hassas konudaki tutumunu güçlendiren bir dizi diplomatik gelişme yaşanmıştır. Kral VI. Muhammed'in net liderliği ve doğrudan bağlılığı sayesinde Fas, hem uluslararası hem de bölgesel düzeyde pek çok ülke tarafından desteklendi.
Öncelikle, BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi olan Fransa, Fas'ın Sahra üzerindeki egemenliğine desteğini yineledi. Bu destek, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Kral VI. Muhammed'e hitaben yazdığı mektupla resmileşti. Macron da Ekim 2024'te Rabat'a yaptığı resmi ziyarette bu tutumunu teyit etmiş, özerklik girişimini ihtilafı çözmek için en gerçekçi çözüm olarak değerlendirmişti.
Aynı zamanda, bazı diğer Avrupa ülkeleri de özerklik girişimini destekleme konusunda Fas'ın safına katıldı. 2024 yılında Slovenya, Finlandiya, Danimarka ve Estonya bu öneriye desteklerini açıkladılar ve Fas girişimini tanıyan ülke sayısı, 20 Avrupa Birliği üyesi de dahil olmak üzere toplam 113'e ulaştı.
Başka bir düzeyde, ayrılıkçı davaya olan desteğin erozyonu, özellikle Ekvador ve Panama'nın Sahra "hükümetini" tanımayı askıya aldıklarını duyurmalarıyla yoğunlaştı. Bu düşüşle birlikte, örgütü destekleyen ülke sayısı önceki on yıllarda 80'in üzerindeyken, 28'e düştü.
Afrika Birliği ise, Fas'ın tutumuna aykırı bir tavır takınmadan, BM himayesinde siyasi çözümden yana tutumunu korumuştur. Afrika'daki bu mutabakat, Krallığın egemenliği altında özerkliğe dayalı kalıcı bir çözüme yönelik Fas vizyonuyla giderek artan bir uyumun göstergesidir.
Bu gelişmeler, Fas Sahrası etrafındaki uluslararası dinamiklerde yeni bir aşamaya işaret ediyor ve Fas'ın dünya sahnesindeki konumunu güçlendiriyor. Majesteleri Kral VI. Muhammed'in sürdürdüğü diplomatik çabalar ve vizyoner stratejisi, bu konunun önemli ölçüde ilerlemesini sağlamış, Fas'ın bölgede istikrar ve barışın kilit oyuncusu imajını pekiştirmiştir.
Yorumlar (0)