- 16:202024'te rekor küresel hava yolcu trafiği
- 15:412024'te halka açık şirketlerin kârları için güçlü beklentiler var. Bankacılık sektörü %84 büyümeye öncülük ediyor
- 15:18Anouar Sabri: “Benzersiz bir deneyim için yeniden tasarlanmış bir Impériales Week edisyonu”
- 15:05Fas-İngiltere denizaltı kablosu: yenilenebilir enerjiyi artıracak devasa bir proje
- 14:42Apple, hayal kırıklığı yaratan iPhone satışlarına rağmen rekor kâr elde etti
- 14:05Trump, BRICS'i dolardan vazgeçmemesi konusunda uyardı, %100 gümrük vergisi tehdidinde bulundu
- 13:39Naima Lamcharki, “Les Impériales Week 2025”te onurlandırıldı: duygulandıran bir saygı duruşu
- 13:35Fas ve Yemen: İkili iş birliğinin güçlendirilmesi
- 13:00OpenAI, 40 milyar dolarlık rekor bağış toplama görüşmelerinde
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Parker Güneş Sondası; Güneş'e Tarihi Bir Yolculuk
Şimdiye kadar yaratılmış en hızlı insan yapımı nesne olan Parker Güneş Sondası, bugün saatte 435.000 mil hıza ulaşarak Güneş'e en yakın yaklaşımını gerçekleştirecek. Bu olağanüstü hız, uzay aracının Londra'dan New York'a sadece 29 saniyede gidebileceği anlamına geliyor.
Sondanın etkileyici hızı, Güneş tarafından uygulanan ve onu çekirdeğine daha da yakınlaştıran muazzam yerçekimi kuvvetlerinin bir sonucudur. Bugün, Güneş'in yüzeyine 3,8 milyon mil yaklaşacak ve Güneş'in koronasına, yani tam güneş tutulması sırasında Dünya'dan görülebilen aşırı ısınmış dış atmosfere girecek. Uzay aracı, ön yüzünün 1.400°C'ye ulaşması beklenen aşırı sıcaklıklara dayanacak. Bilim insanları, 27 Aralık'ta verilerin gelmesi beklenirken, yoğun koşullardan sağ çıktığına dair onayı sabırsızlıkla bekleyecekler.
Ağustos 2018'de fırlatılan Parker Güneş Sondası, her yörüngede Güneş'e doğru giderek daha da yaklaşıyor. Bu, 22. yörüngesi ve sondanın Güneş'e en yakın olacağı nokta. Bilim insanları, Güneş'in davranışına dair anlayışımızı geliştirmek için bol miktarda veri bekliyorlar. Önceki gözlemler, Dünya'daki auroraları harekete geçiren güneş rüzgarını üreten Güneş'in manyetik alanında alışılmadık kıvrımlar ortaya çıkardı. Ancak, bu güneş rüzgarı aynı zamanda yüksek radyasyon seviyeleri nedeniyle Dünya'daki astronotlar, uydular ve elektrik şebekeleri için potansiyel bir tehdit oluşturuyor.
Güneş rüzgarının kökenlerini ve Dünya'nın manyetik alanı üzerindeki etkilerini anlamak, uzay hava durumu tahminlerini iyileştirmek için kritik öneme sahiptir. Bilim insanlarının çözmeyi amaçladığı temel gizemlerden biri, Güneş'in koronasının 1 milyon santigrat dereceyi aşan sıcaklıklara ulaşırken, yüzey sıcaklığının yalnızca 6.000°C civarında olmasıdır. Bu anormallik, Güneş'in en şaşırtıcı özelliklerinden biri olmaya devam ediyor.
Yakın çekim güneş görevi kavramı 1958'e dayanır, ancak mühendisler bu kadar aşırı koşullara dayanabilen bir uzay aracını ancak 21. yüzyılda geliştirdiler. Parker Güneş Sondası'nın tasarımının hayati bir parçası, aletlerini Güneş'in yoğun ısısından koruyan ısı kalkanıdır.
Araştırma çalışmalarına katkıda bulunan Profesör Tim Horbury, görevin başarısıyla ilgili heyecanını dile getirdi. "Kariyerimde bu görevin nihayet uçtuğu ve on yıllardır yapmak istediğimiz bilimi yapabileceğimiz bu anda olduğum için inanılmaz derecede şanslıyım." dedi. Mühendislik başarısı, ortaya çıkardığı bilimsel potansiyel kadar dikkat çekicidir ve insanlığın güneş sistemini keşfetmesinde tarihi bir dönüm noktasını işaret etmektedir.
Bu görev yalnızca teknolojik bir harika değil, aynı zamanda Güneş'in davranışı ve gezegenimiz üzerindeki etkisi hakkında değerli içgörüler sağlamayı da vaat ediyor. Her yeni yörüngede, güneş sistemimizin en büyük gizemlerinden bazılarını çözmeye daha da yaklaşıyoruz.
Yorumlar (0)