Advertising
  • Fajr
  • Güneşin Doğuşu
  • Dhuhr
  • Asr
  • Maghrib
  • Isha

Facebook’ta Bizi Takip Edin

Türkiye, İsrail'in Lübnan'a yönelik 'kabul edilemez' saldırılarını kınadı

Dün 15:47
Türkiye, İsrail'in Lübnan'a yönelik 'kabul edilemez' saldırılarını kınadı

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Cuma günü yaptığı açıklamada, İsrail'in güney Lübnan'a gece boyunca düzenlediği hava saldırılarını sert bir dille kınayarak, bunları "kesinlikle kabul edilemez" olarak nitelendirdi ve bölgesel gerginliğin artmasıyla birlikte Lübnan halkıyla dayanışmanın sürdürüleceğini söyledi.

Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, Dicle Üniversitesi 2025-2026 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, "İsrail'in dün geceki saldırganlığı kesinlikle kabul edilemez ve onaylanamaz. İsrail'i bir kez daha en güçlü şekilde kınıyoruz." dedi.

"Bu saldırıyla Lübnan halkının yanında olduğumuzu bir kez daha vurgulamak istiyorum" diyen Cumhurbaşkanı, saldırıların Lübnan, Suriye, İran, Tunus ve hatta Katar'a yönelik daha önce gerçekleştirilen saldırılardan temelde farklı olmadığını kaydetti.

"Onlar (Siyonist rejim), Ortadoğu'nun tüm halklarını köle, insan olmayan varlıklar olarak görüyor. Günümüz emperyalizminin görünen yüzü Siyonizm'dir. Bir asırdan fazla bir süredir, ilk Sykes-Picot 'böl ve yönet' stratejileriyle Ortadoğu'yu bu noktaya getirdiler.

"Amaçları daha fazla bölmek, daha fazla parçalamak ve daha fazla küçültmek. Bizim hedefimiz ise daha fazla bütünleştirmek, daha fazla birleştirmek ve daha fazla büyümek. Çünkü biliyoruz ki, ilk Sykes-Picot'ta bölge halkını bölmek için sınırlar çizmiş olsalar da, gönüllerini bölemediler."

İsrail ordusu, Perşembe günü Güney Lübnan'da beş hava saldırısı düzenleyerek , Kasım 2024'ten bu yana yürürlükte olan ateşkesi ihlal etti.

Lübnan'ın resmi haber ajansı NNA, iki saldırının Sidon'un Bnaafoul kasabasını, üçüncüsünün ise Sarafand ve Baysariyeh kasabaları arasında kalan Khirbet Dweir'i hedef aldığını bildirdi.

İsrail savaş uçaklarının ayrıca Nebatiye ilçesindeki Rumine ve Humine kasabaları arasındaki bölgeyi de bombaladığı bildirildi.

Bölgenin, yerel aktörlerin daha fazla sorun çözme kapasitesine ihtiyaç duyduğu uzun bir güç mücadelesi döngüsüne yakalandığını belirten Meclis Başkanı, son olayların bazı aktörlerin barışa ilgi duymadığını gösterdiğini söyledi.

"Bunun için Türkiye olarak kenetlenmeli, önümüzdeki dönemi en iyi şekilde değerlendirmeli ve yolumuza devam etmeliyiz" dedi.

Kurtulmuş, iç önceliklere değinerek, Türkiye'nin daha güçlü, daha etkili bir ülke olmak için bu fırsatı değerlendirmesi gerektiğini, buna "Türkiye'nin Yüzyılı" adını verdiğini söyledi.

"Therefore, we are obliged to make Türkiye-the century ahead of us-a Türkiye whose word is strong and whose power is effective,” he said, calling on political actors and society to focus on two tasks: first, to build a fully just, peaceful, and united society in which "words and hearts,” not guns, determine the nation's course; and second, to take a leading role in preparing proposals for a new, fair global order.

Ayrıca Türkiye'de kalıcı barış ve güvenliğin sağlanması yönündeki çabaların sürdürüleceğine olan inancını dile getirdi.

"This time we will succeed, this time peace will prevail, this time welfare will prevail, this time brotherhood will prevail,” he declared, emphasizing the government's commitment to a future free of terrorism and social strife.

'Bu sefer kardeşlik galip gelecek'

Konuşmacı ayrıca Türkiye'nin son yıllarda karşı karşıya kaldığı ekonomik ve siyasi maliyetlere de değindi.

"Türkiye, alternatif maliyetleriyle bu mücadeleye en az 2 trilyon dolar harcadı" diyerek, ülke ileriye doğru ilerlerken bu tür yüklerin geride bırakılması gerektiğini savundu.

Şiddetten uzak bir Türkiye için iç savaş çığlığına geri döndü.

"Türkiye'de daha fazla kan dökülmemesini, insanların tedirginlik duymamasını, huzur içinde yaşamasını sağlayacak bir sürecin kapılarının ardına kadar açıldığını biliyoruz ve bu yolda mücadelemizi sürdüreceğiz.

"Başından sonuna kadar şunu söyleyeceğim: 'Bu sefer başaracağız, bu sefer barış kazanacak, bu sefer refah kazanacak, bu sefer kardeşlik kazanacak.'"

Kurtulmuş, "Türkiye'nin bu konudaki deneyimi başarıyla tamamlandığında, dünyanın birçok üniversitesinde, birçok siyasal bilgiler fakültesinde, sosyoloji bölümünde, araştırma merkezinde 'Türkiye'nin barış deneyimi' olarak okutulacak, dünyaya örnek olarak sunulacak bir model haline gelecektir" dedi.

Küresel sistem barışı güvence altına alamıyor

Kurtulmuş, mevcut uluslararası sistemin sınırlarına da değinerek, Gazze ve Rusya ile Ukrayna arasında devam eden çatışmayı, "Barışı sağlayabilecek küresel bir sistem olmadığının kanıtı" olarak değerlendirdi.

Güçlünün egemen olduğu, zayıfın ise ezildiği güç dengesizliğinin, Türkiye'nin iç ve dış politikadaki inisiyatifiyle çözülmesi gerektiğini söyledi.

"Bu bizim Türk olarak görevimiz. Temel sorumluluklarımızdan biri. Üniversitemizin sorumluluğu bu, siyasetin sorumluluğu bu, sivil toplumun sorumluluklarından biri de bu" dedi.



Devamını oku

×

Walaw uygulamasını indirin