- 12:00Marakeşh, Dünya Tıbbi Destekli Üreme Teknolojileri Konferansı'nın 22. oturumuna ev sahipliği yapıyor
- 11:00Erdoğan: Ukrayna ihtilafı ne kadar uzun sürerse diplomasinin alanı da o kadar daralır
- 10:31Bir Türk şirketi Rusya giyim pazarındaki varlığını genişletiyor
- 12:00ABD seçimleri nedeniyle gelişmekte olan piyasaların gerilemesiyle Türk borsası yükseldi, lira sabit kaldı
- 11:32Türkiye-ABD ilişkilerinde temel konular: Yeni başkanın ele alması gereken politikalar
- 08:32Hükümet müttefiki MHP, PKK'nın Türk yetkililere teslim olması çağrısını yeniledi
- 16:03Tofaş, Stellantis anlaşmasıyla 2032'ye kadar 1 milyon araç üretmeyi hedefliyor
- 13:50Erdoğan Kırgızistan'a resmi ziyarette bulunuyor
- 10:30Erdoğan, Filistin sorununun adil çözümü için Türk birliğine çağrıda bulundu
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Fitch, Türkiye'nin kredi notunu BB-'ye yükseltti
Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye'nin Uzun Vadeli Yabancı Para İhraççı Temerrüt Notu'nu (IDR) B+'dan BB-'ye yükseltti.
Fitch, not yükseltmenin, dış tamponların iyileştirilmesi, olası döviz yükümlülüklerinin azaltılması, tutarlı bir politika karışımı beklentisi, daha düşük ancak yine de yüksek enflasyon, daha düşük cari açık ve daha fazlası gibi temel not etkenlerini ve bunların göreceli ağırlıklarını yansıttığını söyledi.
Fitch'e göre Türkiye'de enflasyonun yılsonunu yüzde 43 seviyesinde tamamlaması bekleniyor. Bu da 2024 yılı ortalama enflasyonunun yüzde 59,5 olması anlamına geliyor.
Kurum, enflasyonun gelecek yıl ortalama yüzde 31, 2025 yılı sonunda ise yüzde 21 olacağını öngörüyor.
Açıklamada, "Enflasyonun hala yüksek seyredeceği öngörüsü göz önüne alındığında, para politikasında erken gevşemeye gidilmesi veya mevcut politika yöneliminin terk edilmesi, temel senaryomuz olmayan enflasyonist baskıları ve dolayısıyla makro-finansal istikrar ile ödemeler dengesi risklerini yeniden canlandırabilir" denildi.
Fitch, Türkiye'nin notunu Mart ayının başında "B"den "B+"ya yükseltmiş ve görünümünü durağandan olumluya çevirerek, bu adımın geçen yıl Mayıs ayında yapılan seçimlerin ardından uygulanan eksen kaymasından bu yana uygulanan politikaların "kalıcılığına ve etkinliğine olan güvenin arttığını", buna para politikasında beklenenden daha fazla ön yükleme yapılmasının da dahil olduğunu belirtmişti. Bu, makroekonomik ve dışsal kırılganlıkları azaltmada etkili olmuştu.