- 19:15Swissport, Aeroports Marocains'deki VIP salonlarının imtiyazını kabul ediyor.
- 18:30“Le Figaro” Fas'ın en güzel 10 doğa destinasyonunu ortaya koyuyor
- 17:45"Citroën ë-C4 elektrikli aracının üretimi, daha ekonomik hale gelmek için Fas'a taşınıyor."
- 17:00Fas, askeri ve ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak için drone endüstrisini geliştirmeyi planlıyor
- 16:00Afrika ile Avrupa Arasındaki Deniz Bağlantısı Projesi Gündeme Geliyor
- 15:20Fas, 2025 İklim Performansı Endeksi'ndeki konumunu güçlendiriyor ve karbon nötrlüğü konusunda liderliğini sürdürüyor
- 14:45Bourita, Avrupa Birliği'ni Fas'la ortaklığı somut eylemlere dönüştürmeye çağırıyor
- 14:00CMA CGM, Fas'ta lojistik altyapısını geliştirmek için Nador limanındaki yatırımlarını güçlendiriyor
- 13:35Fas: Trump'ın politikalarıyla karşı karşıya kalan işletmeler için alternatif mi?
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Erdoğan, muhalefeti 'yumuşama döneminde' düşünmeye çağırdı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk siyasetinde “yumuşama dönemi” olarak nitelendirdiği dönemde muhalefetin sorumluluklarına dikkat çekerek özeleştiri yapılması gerektiğini vurguladı.
Yumuşama çağrısı, Erdoğan ile ana muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi ( CHP ) lideri Özgür Özel arasında Mayıs ayı başında yapılan tarihi toplantıdan çıktı. Bu, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi ( AKP ) ile CHP liderleri arasında 2016'dan bu yana ilk karşılaşma oldu .
Erdoğan, 1 Haziran'da Ankara'da parti toplantısında yaptığı konuşmada, "Bu yumuşamanın bir tarafı iktidarsa diğer tarafı muhalefettir." dedi.
Başkan, yönetiminin kutuplaşma ve gerginlikten kaçınmaya çalıştığını söyledi.
Erdoğan, "Burada esas olan muhalefetin kendi politikalarını gözden geçirmesidir" dedi. "Hükümeti gerginlik yanlısı olarak etiketlemek kolaydır ama aslında muhalefetin bu noktada kendisini samimi bir özeleştiriye tabi tutması gerekiyor."
Erdoğan, 16 Haziran'da başlayacak Kurban Bayramı'ndan önce CHP genel merkezini ziyaret etmeyi planladığını açıklayarak, ziyaretin 9 Haziran'dan sonra yapılabileceğini öne sürdü.
Erdoğan konuşmasında iktidar ortağı Milliyetçi Hareket Partisi'ne (MHP) atıfta bulunarak her iki partinin de belirli "kırmızı çizgileri" olduğunu vurguladı.
"Siyaset belli bir çerçeve içinde, belli sınırlar içinde yapılır. Biz yumuşama adı altında kimliğimizden, ilkelerimizden, duruşumuzdan, hassasiyetlerimizden, kırmızı çizgilerimizden taviz vermeyeceğiz" dedi. "Muhalefetten böyle bir taviz beklemiyoruz."
Erdoğan, terörle ilgili konularda herhangi bir yumuşama olmayacağını, muhalefetin de benzer tavrını sürdürmesini beklediğini söyledi.
"Türkiye'nin bazı sorunlarının siyaset üstü bir yaklaşımla ele alınması gerilimi azaltacaktır. Milletimiz bizden, kendisini sandıkta temsil etme yetkisi verdiği siyasetçilerden ortak paydada bir araya gelerek sorunlarını çözmemizi bekliyor." söz konusu.
"İktidar ve muhalefet teröre karşı ortak duruş geliştirebildiğinde hem gerilim azalacak hem de terörizm ortadan kalkacaktır."
Erdoğan'ın bu sözleri, Halkların Demokratik Partisi ( HDP ) eski eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın sırasıyla 42 yıl ve 30 yıl üç ay hapis cezasına çarptırıldığı, 16 Mayıs'ta sonuçlanan yüksek profilli davanın ardından geldi.
Özel daha önce mahkemenin kararını siyasi amaçlı olarak nitelendirmişti.
Yaygın olarak "Kobani davası" olarak anılan dava, Arapça adı Ayn el-Arab olarak da bilinen Suriye kentinde IŞİD krizinin ardından 2014 yılında yaşanan büyük çaplı protestolardan kaynaklandı.
Bu arada Kürt yanlısı HDP, Türkiye, ABD ve AB tarafından terör örgütü olarak listelenen PKK ile iddia edilen bağlantıları nedeniyle kapatma davasıyla karşı karşıya kalmaya devam ediyor.