- 08:12El Salvador ve Fas, İkinci Tur Siyasi İstişarelerle İkili İşbirliğini Güçlendiriyor
- 08:00Bourita, Çad ve Lübnan ile ilişkileri güçlendirmek için telefon görüşmeleri gerçekleştirdi
- 07:30Fas Ticaret Heyeti, tarımsal ihracatı teşvik etmek için Singapur ve Malezya'ya gidiyor
- 17:32Fas ve Yeşil Burun Adaları Yeni Stratejik Anlaşmayla Askeri İş Birliğini Güçlendiriyor
- 17:17Trump: Gazze tamamen yok edilecek, kontrolü ele geçireceğiz ve diğer ülkelerin yardımıyla yeniden inşa edeceğiz
- 17:00Küresel Yapay Zeka Ortaklığına Fas da dahil olmak üzere yeni ülkeler katılıyor
- 16:32Faslı grup "Somagec" Angola'yı Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ne bağlayan elektrikli bir otoyol inşa ediyor
- 16:11UNIDO'ya göre Fas'ın endüstriyel kalkınmadaki rolü
- 15:42Küresel ticaret savaşına ilişkin artan korkuların ortasında kripto para fiyatları yükseliyor
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Küresel Ticaret Kesintileri: Tarife Savaşı ve Uluslararası Ekonomilere Etkisi
2020'nin ikinci çeyreğinde küresel mal ticareti çeyreklik bazda %14,3 oranında sert bir düşüşle, milenyumun başlangıcından bu yana en büyük düşüşü kaydetti. Küresel ticaret son yıllarda artış eğiliminde görünse de, Donald Trump'ın bu kez en yakın müttefikleriyle birlikte ticaret savaşına geri dönmesi gibi yeni zorluklar ortaya çıktı ve bu tırmanışın küresel piyasalar üzerindeki etkisine ilişkin soru işaretleri oluştu.
Trump, ikinci döneminin başlarında sürpriz bir hamleyle ABD'nin en büyük üç ticaret ortağı olan Kanada, Meksika ve Çin'e ek gümrük vergileri getirdi. Buna karşılık Kanada, 155 milyar dolar değerindeki ABD ithalatına gümrük vergisi koydu ve bu durum Kanada ekonomisi üzerindeki enflasyonist baskıyı artırdı. Meksika ise ABD yönetimiyle yeni vergilerin uygulanmasını bir ay erteleme konusunda anlaşmaya varmadan önce cezalandırıcı gümrük vergileri uygulamaya başladı.
2022 yılında Çin'in ihracatının yüzde 16,2'sini ABD gerçekleştirirken, Çin de ABD'nin ihracatının yüzde 7,5'ini aldı. İki ülke arasındaki bu merkezi ticaret ilişkisi, küresel tedarik zincirlerini ve piyasaları etkilemesi beklenen ticaret savaşının odak noktasıdır.
JPMorgan gibi finans kuruluşları, Kuzey Amerika'daki otomotiv ve imalat gibi çeşitli endüstriyel sektörlerin etkileneceğine inanıyor. Örneğin Volkswagen ve Stellantis gibi otomotiv şirketlerinin, Meksika'dan yapılan ihracatlara uygulanan tarifeler nedeniyle kârlarının yüzde 12 düşmesi bekleniyor. Benzer şekilde, yarı iletken sektörünün de Intel ve Nvidia gibi ABD'li şirketlerin ihtiyaç duyduğu bileşenlerin maliyetini artıracak yeni gümrük engellerinden kaynaklanan zorluklarla karşı karşıya kalması bekleniyor.
2022 yılında ilgili ana ülkelerin ihracat ve ithalat pazar payları sırasıyla şöyle gerçekleşti:
-ABD: Dünya ihracatının %8,3'ünü, dünya ithalatının %13,2'sini, GSYİH'ye %12,5'lik ticaret katkısıyla gerçekleştiriyor.
-Çin: Küresel ihracatın %14,4'ünü, küresel ithalatın %10,6'sını ve GSYİH'ye %18,5 oranında ticaret katkısı sağlıyor.
-Kanada: Dünya ihracatının %2,4'ünü, dünya ithalatının %2,25'ini, GSYİH'ye ticaretin katkısı %31,9'dur.
-Meksika: Dünya ihracatının %2,3'ünü, dünya ithalatının %2,45'ini ve GSYİH'ye %42,1 oranında ticaret katkısı sağlıyor.
Ticaret savaşının en dikkat çeken etkilerinden biri enerji piyasalarına olan etkisidir. ABD yönetiminin Kanada petrolüne uyguladığı %10'luk gümrük vergisini düşürmesinin ardından, 2023 itibarıyla Kanada'nın ham petrol ihracatının %90'ı ABD'den karşılanıyordu.
Yenilenebilir enerji sektöründe, Çin, Kanada ve Meksika'daki güneş paneli ve rüzgar türbini üreticilerinin bu tarife artışından olumsuz etkilenmesi muhtemel. 2023 yılında ABD'nin üç büyük ticaret ortağının ekonomilerine yaptığı ihracatın payı şöyle oldu:
-Çin: GSYİH'nın %2,9'u
-Kanada: GSYİH'nın %19'u
-Meksika: GSYİH'nın %31'i
Tarımda, ABD'li çiftçilerin Çin pazarına bağımlılığı göz önüne alındığında, ABD soya fasulyesi ihracatı özellikle kırılgan durumda. Temu, Shein ve AliExpress gibi Çinli e-ticaret platformları da artan tarifeler ve fiyat artışları nedeniyle zorluklarla karşı karşıya kalabilir ve bu durum ABD pazarındaki talebi olumsuz etkileyebilir.
Yatırımcılar, Trump'ın yeni politikalarına ilişkin Avrupa Birliği ve Birleşik Krallık'ın tutumlarına ilişkin gelişmeleri yakından takip ediyor. AB, gümrük vergilerine yanıt olarak adımlar atabilirken, Trump, Londra ile bir anlaşma olasılığını öne sürdü.
ABD ile müttefikleri arasında tırmanan ticaret savaşı, özellikle büyük sanayi sektörlerine sahip ülkelerde küresel ekonomik büyümeyi yavaşlatıyor gibi görünüyor. Ayrıca, artan petrol fiyatları ve enflasyonist baskıların ABD'de para politikasını etkilemesi muhtemel olup, bu durum faiz oranlarında artışın devam etmesine ve doların konumunun güçlenmesine yol açabilir.
Yorumlar (0)