- 17:18Nador Limanı: Fas'ın Akdeniz'deki Yeni Stratejik Lojistik Merkezi
- 16:49Fas ile Avrupa Birliği arasında teknik ve mesleki eğitimi güçlendirmek için ortaklık anlaşması
- 16:19CHP'den İstanbul Belediye Başkanı'nın tutuklanmasına karşı protesto çağrısı 'sorumsuzca': Ankara
- 15:59Birleşmiş Milletler, 2024 yılında göç yollarında yaşanan trajik ölüm artışını kınadı
- 15:40Dünya Mutluluk Raporu 2025: Finlandiya önde, Fas 112. sırada
- 15:27Fas, 2,3 milyar dirhem değerindeki büyük Çin yatırımıyla tekstil sektörünü canlandırıyor
- 14:59Dünya Su Günü: Eriyen buzullar insanlığı titretiyor
- 14:27GITEX Afrika Fas 2025: Afrika'nın Dijital Dönüşümünde Önemli Bir Dönüm Noktası
- 14:15Fas ve Amerikan Özel Kuvvetleri: Bölgesel Güvenlik İçin Yoğun Eğitim
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Trump'ın Politikaları ve Doların Küresel Ekonomideki Pozisyonunun Zorlukları
ABD Başkanı Donald Trump'ın politikaları, zayıf bir para birimiyle ABD imalatını desteklemek ve doların küresel ticarette güçlü bir araç olarak konumunu korumak gibi karmaşık bir hedefi dengelemeye çalışırken doların konumu açısından büyük bir zorluk teşkil ediyor. Zayıf bir ulusal para birimi ABD ihracatının rekabet gücünü artırabilir ancak aynı zamanda enflasyonist baskı yaratır ve Federal Rezerv'in düşük faiz oranlarını koruma görevini zorlaştırır.
Tarihsel olarak ABD, tüketici alım gücünü destekleyen ve enflasyonu düşürmeye katkıda bulunan temel bir faktör olan güçlü dolar politikasını her zaman desteklemiştir. Ayrıca dolar, uluslararası ticarette tercih edilen para birimi olmayı sürdürüyor ve küresel finans sisteminin istikrarında önemli bir rol oynuyor. Bu bağlamda ABD Hazine Bakanı Steven Mnuchin, bu politikanın değişmeyeceğini belirtti.
Ancak Trump, uluslararası ticaretteki hakimiyetini sürdürebilmek için doların diğer para birimleri karşısındaki değerini artırarak Amerikan ekonomisinin rekabet gücünü güçlendirmek istiyor. Ancak aynı zamanda imalat sektörünü desteklemek ve ABD ihracatını yabancı alıcılar için daha cazip hale getirmek amacıyla ABD para birimini zayıflatmayı da amaçlıyor. Ancak her iki hedefe aynı anda ulaşmak imkânsız gibi görünüyor.
Bir para biriminin değerini etkileyen birçok faktör vardır; ancak Trump, diğer ülkelere kendi para birimlerini değer kazandırmaları için baskı yaparak veya ithalata gümrük vergisi tehdidiyle Amerikan mallarına olan talebi artırarak dolaylı yoldan para biriminin değerini etkileyebilir. Trump, malları ihraç etmek yerine satın almaktan kaynaklanan dış ticaret açığını kapatma arayışında, doların gücünü önemli bir engel olarak görüyor. Daha önce doların yüksek değerinin Amerikan şirketleri için bir yük olduğunu ve rekabet güçlerine zarar verdiğini söylemişti.
Trump'ın gümrük vergileri bu sorunu çözmeye yönelik olabilir, ancak aynı zamanda enflasyonu artırma riski de taşıyor ve bu da Federal Rezerv'i faiz oranlarını artırmaya yöneltiyor. Bu durum da doları yabancı yatırımcılar açısından daha cazip hale getirebilir ve güvenli liman olarak para birimine olan talebi artırabilir. Ayrıca Trump'ın politikalarının yarattığı belirsizlik de dolara olan talebi artırıyor.
Doların birincil rezerv para birimi olması büyük ölçüde ABD'nin işine yarıyor. Örneğin, ABD hükümeti hazine bonolarının satışı yoluyla borç para alabilir. Dolara olan talebin güçlü olması nedeniyle yüksek faiz ödeme zorunluluğu yaşanmıyor, bu da borçlanma maliyetlerini düşürüyor. Ayrıca doların birincil rezerv para birimi olması, ABD'ye uluslararası alanda muazzam bir etki gücü sağlıyor. Örneğin, Ukrayna'nın işgali sonrasında Rusya'nın birçok işlemde dolara erişimi kısıtlanmış, bu da ticaretinin daha pahalı hale gelmesine neden olmuştur.
Trump, doları zayıflatma çabalarına rağmen ABD para biriminin küresel ekonomideki yerini korumakta kararlı görünüyor. BRICS ülkelerinden oluşan bir grup yeni bir para birimi yaratma fikrini ortaya attığında Trump hemen tepki göstererek, doların pozisyonuna yönelik herhangi bir tehdit karşısında bu ülkelerin ithalatına %100 gümrük vergisi uygulayacağı uyarısında bulunmuştu.
Eski Hazine Bakanı Larry Summers, Trump'ın politikaları ve oynak açıklamalarının, küresel finans sisteminde birincil para birimi olarak doların hakimiyetine ciddi bir tehdit oluşturabileceği uyarısında bulundu. Trump doların değerini zayıflatacak veya düşürecek adımlar atsa bile, politikaları kendi niyetlerine aykırı sonuçlar doğurabilir ve ABD ihracatını desteklemek için doların değerini düşürürken uluslararası ticarette doların hakimiyetini sürdürmede başarılı olma ihtimali düşüktür.
Yorumlar (0)