- 15:00“Nvidia” tarihte piyasa değeri 3,6 trilyon doları aşan ilk şirket oldu
- 14:32LG, Fas'ta çevrimiçi mağaza açıyor
- 14:00M-AUTOMOTIV, JAC Motors ile stratejik ortaklık yoluyla Fas'taki otomobil pazarını güçlendiriyor
- 12:00Marakeşh, Dünya Tıbbi Destekli Üreme Teknolojileri Konferansı'nın 22. oturumuna ev sahipliği yapıyor
- 11:00Erdoğan: Ukrayna ihtilafı ne kadar uzun sürerse diplomasinin alanı da o kadar daralır
- 10:00Süper akıllı biyobilgisayarlar yaratmak için beyin hücrelerini yapay zekayla birleştirmek
- 09:30Fas Sahra'sının tanınmasının mimarı, Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nın portföyünü elinde tutmak üzere atandı
- 09:01Bir can simidi...Trump'ın zaferi Google'ı parçalanma tehlikesinden kurtarabilir
- 08:30Fas'ta arkeoloji turizminin ulusal kültürel kimliğin geliştirilmesine katkısı
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Fitch, Türkiye'nin kredi notunu BB-'ye yükseltti
Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye'nin Uzun Vadeli Yabancı Para İhraççı Temerrüt Notu'nu (IDR) B+'dan BB-'ye yükseltti.
Fitch, not yükseltmenin, dış tamponların iyileştirilmesi, olası döviz yükümlülüklerinin azaltılması, tutarlı bir politika karışımı beklentisi, daha düşük ancak yine de yüksek enflasyon, daha düşük cari açık ve daha fazlası gibi temel not etkenlerini ve bunların göreceli ağırlıklarını yansıttığını söyledi.
Fitch'e göre Türkiye'de enflasyonun yılsonunu yüzde 43 seviyesinde tamamlaması bekleniyor. Bu da 2024 yılı ortalama enflasyonunun yüzde 59,5 olması anlamına geliyor.
Kurum, enflasyonun gelecek yıl ortalama yüzde 31, 2025 yılı sonunda ise yüzde 21 olacağını öngörüyor.
Açıklamada, "Enflasyonun hala yüksek seyredeceği öngörüsü göz önüne alındığında, para politikasında erken gevşemeye gidilmesi veya mevcut politika yöneliminin terk edilmesi, temel senaryomuz olmayan enflasyonist baskıları ve dolayısıyla makro-finansal istikrar ile ödemeler dengesi risklerini yeniden canlandırabilir" denildi.
Fitch, Türkiye'nin notunu Mart ayının başında "B"den "B+"ya yükseltmiş ve görünümünü durağandan olumluya çevirerek, bu adımın geçen yıl Mayıs ayında yapılan seçimlerin ardından uygulanan eksen kaymasından bu yana uygulanan politikaların "kalıcılığına ve etkinliğine olan güvenin arttığını", buna para politikasında beklenenden daha fazla ön yükleme yapılmasının da dahil olduğunu belirtmişti. Bu, makroekonomik ve dışsal kırılganlıkları azaltmada etkili olmuştu.